İKİ HAKLI İHTAR SEBEBİYLE TAHLİYE DAVASI
TBK’nın 352 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre; kiracı, bir yıldan kısa süreli kira sözleşmelerinde kira süresi içinde, bir yıl ve daha uzun süreli kira sözleşmelerinde ise bir kira yılı veya bir kira yılını aşan süre içinde kira bedelini ödemediği için iki haklı ihtarda bulunulmasına sebep olmuşsa kiraya veren, kira süresinin ve bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kira yılının bitiminden başlayarak bir ay içinde tahliye davası açabilir. 6570 sayılı Kanun’dan farklı olarak, TBK’nın 352 nci maddesinin ikinci fıkrasında, bir yıldan uzun süreli kira sözleşmelerinde kira süresinin sonunu beklemeden dava açma imkanı getirilmiştir. Bir yıl ve daha uzun süreli kira sözleşmelerinde, ihtarın yapıldığı kira yılının bitiminden itibaren bir ay içinde dava açılabilecektir. Uzun süreli kira sözleşmelerinde, dava açma süresinin belirlenebilmesi için kira başlangıç tarihi esas alınmak suretiyle sözleşme birer yıllık dönemlere bölünerek, tespit edilen herhangi bir kira yılı içinde iki haklı ihtara neden olunmuş ise ihtarın yapıldığı kira yılının bitiminden itibaren bir ay içinde dava açılabilecektir. Bu şekilde, örneğin dört yıllık bir kira sözleşmesinde sözleşme sonunu beklemeye gerek kalmayacaktır. Bir yıldan kısa süreli kira sözleşmelerinde ise, kira süresi sonundan itibaren bir ay içinde davanın açılması gerekir. Dava açma hakkı, sözleşmenin tarafı olan kiraya verene aittir. Sözleşmenin tarafı konumunda olmayan malikin dava açma hakkı, temerrüt nedeniyle tahliyede olduğu gibi önceden ihtar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi koşuluna bağlıdır. Dava, kiracıya karşı açılacaktır. Kiracı birden fazla ise, dava kiracılara karşı birlikte açılmalıdır. İki haklı ihtar nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için, bir kira yılı içinde iki haklı ihtara neden olunması gerekir. Bir ihtarın haklı olarak kabul edilebilmesi için, ihtara konu olan ayın muaccel bir kira borcuna ilişkin olması gerekir. Bu sebeple ihtarda kira borcunun hangi aya ilişkin olduğunun belirtilmesi gerekmektedir. Eğer kira borcu ihtarname tebliğ edilmeden ödenmiş ise söz konusu ihtara dayalı olarak tahliye davası açılamaz. Zira kiracı ihtardan önce borcunu ödemiştir. İhtardan sonra yapılan ödemeler, ihtarın haklılığını ortadan kaldırmayacaktır. Kira borcu götürülecek borçlardandır. Bu nedenle sözleşmede ayrıca bir ödeme şekli belirlenmemişse kiraya verene konutunda ödenmelidir. Adi posta havalesi usulüne uygun bir ödeme olarak kabul edilemez.
Aksi belirtilmemişse*, bu sitede yayınlanan tüm makalelerin eser sahibi Av. Erdem Güler olup; makale içeriklerinin kaynak gösterilmeksizin kullanılması yasaktır. Bu haliyle sitede yer alan yayınların münhasıran kullanılma hakları 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında eser sahibine ait olup, intihal yaptığı tespit edilenler hakkında yasal yollara başvurulacaktır. *KAYNAKÇA: Hukuk Rehberi C.1, TAA Yayınları.
